Uluslararası Ehl-i Beyt (a.s) Haber Ajansı – ABNA: ABD’nin Batı Asya'daki kirli planları ve Siyonist rejimin güvenliğini sağlama hedefi, Suriye üzerinde yeni bir senaryoyla yeniden devreye sokuluyor. HTŞ lideri Ebu Muhammed el-Culani, son günlerde ABD’ye giderek eski ABD Başkanı Donald Trump ve bazı üst düzey yetkililerle bir araya geldi. Bu görüşme, Washington’un eli kanlı bir teröristi meşrulaştırma çabasının açık göstergesi olarak değerlendiriliyor.
El-Culani, uzun yıllar el-Kaide saflarında yer almış, Suriye’de ve Irak’ta yüzlerce sivili katletmiş bir isim olarak biliniyor. ABD, geçmişte bu terörist için bilgi verenlere 10 milyon dolar ödül koymuştu. Ancak şimdi aynı Washington yönetimi, bu ismi destekleyerek Suriye’nin meşru hükümetini devirmek ve ülkenin direniş ekseninden kopmasını sağlamak istiyor.
ABD’nin hedefi açık: Suriye’yi Direniş Cephesi’nden uzaklaştırarak Siyonist İsrail’in güvenliğini garanti altına almak. Bu amaç doğrultusunda Washington’un Şam yakınlarında yeni bir askeri üs kurmaya hazırlandığı, bu üssün Suriye ile İsrail arasında bir “güvenlik anlaşması” dayatmak için kullanılacağı bildiriliyor.
İranlı diplomat ve uluslararası ilişkiler uzmanı Mohsen Pakayin, konuyla ilgili değerlendirmesinde, “Amerika hiçbir ilkeye, yasaya veya kendi iç kararlarına bile bağlı değil. Bugün, eli kanlı bir teröristi destekleyip diplomatik bir kimlik kazandırarak meşrulaştırma çabasına girmiştir,” ifadelerini kullandı.
Pakayin’e göre ABD’nin bu girişimi, yalnızca Suriye halkının değil, dünya kamuoyunun da tepkisini çekiyor. “Washington’un bu adımı, Amerika’nın gerçek yüzünü bir kez daha açığa çıkardı. ABD, kendi çıkarları uğruna her türlü suçu, ihlali ve ihaneti meşru sayıyor,” dedi.
Uzman, bu planın iki ana hedefi olduğuna dikkat çekti: Birincisi, İsrail’in güvenliğini kalıcı hale getirmek; ikincisi, Suriye’nin enerji kaynaklarını ele geçirip bölgedeki diğer etkili aktörleri — özellikle Rusya ve İran’ı — dışlamak.
Pakayin ayrıca, “Suriye halkı, tarih boyunca işgale karşı direnmiş bir millettir. Hiçbir Suriyeli, ülkesinin toprak bütünlüğünü Amerika ve İsrail’in çıkarları için feda etmez. Direniş yeniden güçlenecek, işgalciler bu topraklardan kovulacaktır,” diye vurguladı.
Uzman, ayrıca Türkiye ve İsrail’in Suriye’deki rollerine değinerek, “Siyonist rejim, Şam’ın direncini kırmak için ülkenin stratejik bölgelerini işgal etmeye çalışıyor. Türkiye ise başlangıçta nüfuz alanını genişletmek istiyordu, ancak sahadaki denge değişti. Bugün ABD-İsrail işbirliği, Suriye’de istikrarsızlığın başlıca kaynağı haline geldi,” değerlendirmesinde bulundu.
yorumunuz